Özgür Şahin’den lösemili çocuklara büyük destek

Bağdat Caddesi’nin önemli işletmecilerinden Özgür Şahin, büyük bir sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Caddebostan Hayal Kahvesi’nde 17 Kasım Cumartesi günü Bir Dileğim Var Derneği adına lösemili çocuklar için yardımlaşma gecesi düzenleyeceklerini belirten Şahin’le projeyi, Hayal Kahvesi’ni ve Bağdat Caddesi eğlence hayatını masaya yatırdık.

Özgür Bey, yaklaşık bir yıldır tekrar eski yerinize, Caddebostan Hayal Kahvesi’ne döndünüz ve büyük bir sosyal sorumluluk projesine imza atıyorsunuz. Çocukları sevindirmek nasıl bir duygu?

Projeye başladığımdan beri çok heyecanlıyım. Ben zaten hayatım boyunca birçok sosyal sorumluluk projesine destek verdim kendimce, şimdi artık merkezindeyim. Bir Dileğim Var Derneği ile birlikte hasta çocukları sevindirmek için kolları sıvadık. 17 Kasım Cumartesi günü Caddebostan Hayal Kahvesi’nde çok ilginç şovlar ve sürpriz sanatçıların katılımıyla harika bir gece düzenliyoruz.

O geceyi biraz daha açalım mı? Ne gibi şovlar planlıyorsunuz?

“Benim Arkadaşım” tiyatro grubu işbirliğiyle düzenlediğimiz bu gecede benim de katkım var naçizane. Savaş Özdemir ve Cengiz Okuyan da oyunu yazdılar. Etkinliğin sloganını “Burada Cümbüş Var” olarak belirledik. Konuk sanatçılar arasında Nejat Alp, keman virtüözü Muhammed Yıldırır, Teoman Kumbaracıbaşı ve Sahte Okey doğaçlama tiyatro grubu da var. Skeçlerinden bazılarını da ben yazıyorum. Burada amaç, konukların da oyunun içine dahil olacağı, bir tiyatro kurgusu içinde yetenekli veya yeteneksiz, kendi branşlarında belli mevkilere gelmiş insanları da aynı potada eğlendirmek. İnteraktif bir şov kurgusu var, oldukça eğlenceli olacağını düşünüyorum. Tabi gecenin en önemli özelliği, giriş davetiyelerine verilen ücretin, hasta çocukların dileklerini yerine getirmeye çalışan Bir Dileğim Var Derneği’ne bağışlanıyor olması. 70 TL ile hasta bir çocuğu sevindirmiş olacaksınız. En son ne zaman bir çocuğu sevindirdiniz diyoruz ve herkesi etkinliğimize bekliyoruz.

Yıllardır aynı çatı altındasınız. Bunun sırrı ne?

İstikrar önemli bir kelime ama ben buna “samimiyet” diye cevap veririm. Personelime karşı da öyleyim. Burada bir aile gibiyiz. Tabi işin okulunda okumam, yılların tecrübesi, insani ilişkiler de önemli etkenler. Turizm sektörü, zor bir sektör. Hizmet veriyorsunuz, dürüst ve fedakâr olmak zorundasınız.

Caddebostan Hayal Kahvesi’nde sizinle ilgili ne değişti diye sorsam?

Benimle ilgili bir şeyler elbette değişmiştir ama size şöyle bir şey söyleyeyim; benim Hayal Kahvesi maceram, 1992 senesinde babamın beni Beyoğlu’na götürmesi ile başlamıştır. İlk anım o zaten. Turizm Otelcilik Lisesi mezunu olduğumdan sektörü az çok tanıyorum. Pera Palas, Pierre Loti gibi kurumlarda önemli görevler üstlendim. Barından servisine kadar her bölümde çalıştım. Dolayısıyla işin her noktasına hakimim. 2006 yılından bu yana sektörde çalışıyorum. İhtiyaçları bilince tecrübeyle birleşiyor, ortaya kaliteli bir hizmet çıkıyor. Burada önce servisi iyileştirdik, menüde küçük dokunuşlar yaptık. Benim düsturum belli; çalışanınız size güvenecek, tecrübene güvenecek. Ekip size inanınca zaten başarı geliyor. Biraz teknik direktör gibiyim. Son bir yıldır gözle görülür bir değişim yaşıyoruz hem servis kalitesinde, hem de kurumsal olarak. Bağdat Caddesi’nde hala canlı müziğin önemli mekanlarından biriyiz. Yemekli 180 kişilik bir yer mevcudumuz var. Konser olarak ayakta 590 kişi bilet kestiğimiz zaman oldu. 200-300 kişi rahatlıkla konser dinleyebilir alan olarak. 8 tane mutfak elemanı, 4 barmen ve 8 servis elemanı ile hizmet vermeye devam ediyoruz.

Kadıköy’deki son yıllardaki değişim için neler söylersiniz?

Kadıköy elbette son beş yılda çekim merkezi oldu. Fakat kontrolsüz gelişiyor. Bunun için bir master plan yapılmalı, yoksa yeni açılan mekanlar da zarar görebilir. Fizibilite iyi yapılmalı. Bağdat Caddesi, tabi özel bir yer. Herkes mahallesinde eğlence mekanı açılmasını pek istemiyor. Cadde bu konuda daha muhafazakar, kendi alanlarının korunması açısından. İnsanlar başka yerlere eğlenmeye gidiyor. Emin olduğu, güveneceği yere gitmek istiyor. Mekanların buna dikkat etmesi gerekiyor. Kentsel dönüşüm ister istemez Kadıköy dışında başka alanlar da yarattı. Kartal Marina, Tuzla Marina vs. gibi… Herkes yakın yerlere gitmek istiyor, biraz da güvenlik ve trafik anlamında. Bu da Kadıköy’ün üstündeki yükü biraz azaltıyor.

Son olarak turizm sektörü size göre nasıl gidiyor? Gelişmeleri nasıl değerlendirirsiniz?

Turizm sektörü son yıllarda büyük gelişme gösteriyor. Ben de çok seviniyorum. Özellikle gastronomi alanında üniversite bazında bölümlerin açılması sevindirici bir gelişme. En büyük sorunumuz, yetişmiş eleman bulamamak. Dünyanın parasını dökerek mekan açarsınız ama servis elemanınızın yaptığı basit bir hata, kurumu derinden yaralar. Bu önemli bir gelişme bence. Ayrıca fuarların çoğalması, sosyal medyada yemek kültürünün ön plana çıkarılması da güzel gelişmeler. Türk mutfağı muhteşem bir mutfak. Yeterli oranda tanıtabilsek, yetişmiş elemanlarla desteklersek, Türkiye’yi turizm alanında kimse tutamaz.