Ölümüne yüzüyoruz!..
HABER: Adem Giden
Kadıköy sahillerinin Bodrum ve Marmaris plajlarındaki görüntüleri aratmadığı bugünlerde son yılların en büyük çelişkilerini yaşıyoruz. Koli basili değerlerinin tarihinde en yüksek değerlerini görmesiyle kirliliğin tavan yaptığı sahillerde atılan her kulaç, hastalığa ve ölüm riskine bir adım daha yaklaştırıyor.
Temmuz’un son cumartesi ve pazar gününde Kadıköy kıyılarında, güney tatil beldelerinin manzaraları hakimdi. Gencinden yaşlısına her kesimden İstanbullular, başta Caddebostan plajları olmak üzere Kadıköy sahillerindeydi. Fenerbahçe’de Dalyan kıyıları da denize girenler ve güneşlenenlerle doldu taştı. Ancak Marmara Denizi’nin sağlık durumu hiç iç açıcı değil…
KURBAĞALIDERE’NİN YANI BAŞINDA…
Caddebostan’ın yanı sıra Fenerbahçe’nin Dalyan sahillerinde de denize girenler bir hayli fazlaydı. Zodyak bot ile 2 – 4 dakika uzaklıkta ise görüntüler korkunç!.. Kurbağalıdere’de ıslah çalışmaları henüz tamamlanmadığından dolayı arıtılmadan denize karışan kanalizasyon ve benzeri birçok atık, Marmara Denizi’nde istenmeyen manzaraları da beraberinde getiriyor. Uzmanlar, deniz suyunun rengine aldanarak “kirli değil” düşüncesine kapılmanın bir hayli yanlış olduğuna dikkat çekiyor.
Yine Caddebostan’da geçtiğimiz günlerde ücretli plaja gişe konulması beraberinde tartışmaları getirmişti. Özellikle sosyal medya üzerinde “kirliliğin boyutları” ve koli basili değer ölçümlerinin nesnelliği sorgulanmıştı.
SORULAR YANIT BEKLİYOR…
Kadıköy sahillerinde yapılan ölçümler, denize girmenin ne kadar riski olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Şu sorular ise, vatandaşın sağlığı için büyük önem taşıyor;
– Kirlilik oranlarının en az 12 kat üzerinde değerlerle ciddi boyutlara ulaştığı Kadıköy sahillerinde “neden uyarı tabelaları yok” ya da “yeterli sayıda uyarı tabelası yok…”
– Caddebostan’da bir plaja denize girmeye “uygun değil” raporu verilirken yanıbaşındaki diğer plajda koli basili değerlerinin az bir farkla “uygun” olarak kamuoyuna yansıması dikkat çekti. Vatandaşlar, sosyal medyada yorumları ile durumu sorguladı. Bu koşullarda; Tüm yetkili kuruluşlar tarafından sahillerde kirlilik değer ölçümleri, sağlıklı ve doğru koşullarda yapılabiliyor mu? Bağımsız kuruluşlar ve vatandaşlar, değer ölçümlerini sorguladığında gerekli ve doğru yanıtı alabiliyor mu?
– Daha önce Kurbağalıdere ıslahının 2016 yılı başında tamamlanabileceği yönünde açıklamalar kamuoyuna yansımıştı. 6 aylık sürecin kaldığı dönemde ıslah çalışması tamamlanabilecek mi?
– Sahillerde boğulma gibi olası üzücü vakalara yönelik yeterli güvenlik önlemi alınabiliyor mu?
– Moda’dan Bostancı’ya sahillere gelişigüzel atılan çöpler, çevreye ciddi zarar veriyor. Her gün çöp toplama çalışmaları dışında, estetik düzeni bozanlara karşı önleyici çalışmalar ve sonucunda cezai işlemler uygulanıyor mu?
