Helin Helvacıoğlu: EFT ile içsel huzuru yakalayın

Hayat koşuşturmacası içerisinde çoğumuz kendimizi unutuyor, kendi ihtiyaçlarımıza kulak vermiyoruz. Öyle ya da böyle fiziksel açıdan ihtiyaçlarımızı gideriyoruz belki ama ya ruhsal ihtiyaçlar? Ruhumuzu beslemeye ne kadar vakit ayırıyoruz ya da ayırıyor muyuz? Kişisel Gelişim & İlişki Uzmanı Helin Helvacıoğlu ile gerçekleştirdiğimiz sohbetin detaylarında kendinizden çok şey bulacağınıza eminiz…

Her kim hangi ruhsal durumda olursa olsun, değişim kesinlikle mümkün. İnsanlar yıllanıyor, biriktiriyor ve değişiyor. Helin Helvacıoğlu da kendi değişime tanıklık etmiş. “Ben değiştiysem, herkes değişebilir” diyen Kişisel Gelişim & İlişki Uzmanı Helin Helvacıoğlu, sözlerine şöyle devam ediyor:

“Yıllar içinde yapılan seanslar sonrasında öyle şeyler yaşıyorsunuz ki, insan hayatında çok fazla şey değiştiriyor. Biliyorsunuz ki her şey çocukluktan geliyor aslında, tüm yaşadıklarımız… Doğumumuzdan itibaren yıllar geçtikçe ve sırtımızdaki bavul dolmaya başladıkça, bizi biz yapan şeyler açığa çıkmaya başlıyor aslında. Burada derinlemesine temizlik yaptığımız uzun zaman gelenler, bambaşka insanlar olarak buradan ayrılıyor. Ben de şu anda bambaşka bir insanım. Özümün aslında bambaşka olduğunu fark ettim. Beni eskiden tanıyanlar ‘Ne olmuş sana?’ diyor, çünkü ben o zamanlar daha pasif ve içine kapanık biriydim. Şimdi ise çok rahat bir şekilde herkesle iletişim kurabilen, muhabbet edebilen, hakkını sonuna kadar savunabilen biri haline geldim. İnsanların içinden neler çıkabileceğini hiç kimse bilemiyor ve gerçekten bambaşka dünyaların kapısı aralanıyor.”

Helin Helvacıoğlu

“AĞLAMA HİSSİ GELİRSE GÖZYAŞLARINIZI TUTMAYIN”

EFT (Emotional Freedom Technique), yani duygusal özgürleşme tekniğinin özünde olumsuz olan tüm duyguları silmek yatıyor; üzüntüler, tramvalar, bağımlılıklar, endişe, kaygı, kilo sorunları, depresyon… Helvacıoğlu, EFT ile ilgili şöyle söylüyor: “EFT, kesinlikle yüzde 100 başarılı sonuç aldığımız ve geri dönüşü hiçbir şekilde mümkün olmayan çok mucizevi bir şey. O rahatsızlık duyduğunuz konuyla alakalı artık hiçbir şey hissetmiyor oluyorsunuz. EFT’de birtakım vuruşlar söz konusu, 4 parmakla vuruş diyoruz biz buna ve belirli noktalara vurarak iyileştirmeyi sağlıyoruz. Vurduğumuz noktalar, beynin arka kısmında bulunan amigdalaya bağlı ve burada kortizon hormonu salgılanıyor. Kortizon hormonu ise size her türlü olumsuz duyguyu yaşatan hormon. Buradan herkese söylemek istediğim bir şey var, ağlama hissiniz geldiği anda sakın gözyaşlarınızı tutmayın. Ağlama hissinin gelmesi demek, beyin kortizon hormonunu salgılamaya başladı demektir. Kortizon hormonu vücuttan ya terle atılır ya da gözyaşı ile. Ağlama hissiniz geldiğinde gözyaşı ile o kortizonu vücudunuzdan atın ki o ileride başka bir şeylere dönüşmesin. Örneğin, o kortizon fazlalığı vücutta depresyona sebep olabiliyor ve yemek yeme isteğini arttırıyor. Depresyonda olan insanların yemek yemeye olan düşkünlüklerinin altında yatan sebep işte budur. Beyin o sırada mutluluk hormonu olan endorfin üreterek kendisini dengelemeye çalışıyor ve yemek yeme hissi geliyor. O istek de genelde çikolata, tatlı ve karbonhidrat oluyor. Biz uyguladığımız bu vuruş teknikleri ile amigdalaya ‘Dur!’ diyoruz ve konuyla ilgili daha fazla kortizon hormonu üretmemesini sağlıyoruz. O da söz dinliyor ve kortizon üretmeyi durduruyor.”

“ÇOCUK OLDUĞUNUZU DÜŞÜNÜN”

Yaşadığı olumlu-olumsuz her türlü duyguyu hayatının her anına yaymak gibi bir alışkanlığı var biz insanların. Halbuki, yaşadığımız hiçbir duygu durumu bir sonraki hareketimizi şekillendirmeye etken değil aslında. Yaşanılanı o anda bırakmak, her yeni duyguyu doyasıya yaşamak lazım. Helin Helvacıoğlu, konuyla ilgili şöyle bir değerlendirmede bulunuyor: “Aslında baktığınızda hiçbir olumsuz duygunun uzun sürmemesi gerekiyor, normali budur. Bir şeye kızdığınız zaman en fazla 1 saat sonra o kızgınlığınızı unutmanız gerekiyor. Çocuk olduğunuzu düşünün, bir şeyi istiyorsunuz ama olmuyor. Olmayınca annenize küsüyor musunuz? Küsseniz bile küslüğünüz ne kadar uzun sürer? 5 dakika sonra unutup oyun oynamaya devam edersiniz… Çünkü yukarıda bahsettiğim bavul örneği gibi, onun bavulu boş, yaşanmışlıkları boş… Ama bizde durum öyle değil… Durum öyle olmadığı için de bunun iyileştirilmesi gerekiyor, bizim yaptığımız şey de aslında tam olarak bu…”

EFT İLE SİLİNİYOR, NLP İLE KODLANIYOR

Helin Helvacıoğlu, EFT’nin yanı sıra NLP (Nero Linguistic Programming) Uzmanı aynı zamanda. Nöro Linguistik Programlama (NLP)’ya ‘Beyin Programlanması’ da diyebiliriz. EFT ile bir şeyler siliniyor ve NLP ile de kodlama yapılıyor. Helvacıoğlu, konuyla ilgili şöyle bir açıklamada bulunuyor: “Her şeyden önce kişinin yaşamayacağı şeyleri de ona kodlamamak gerekir çünkü o zaman kişi onu yaşayacağını sanıyor ama yaşamayınca hayal kırıklığına uğruyor. Gelenlerin bazıları kendini o kadar kapatmış insanlar oluyor ki geçmişlerine, çocukluklarına dair bile hiçbir şey hatırlamıyorlar. İşte tam da bu noktada insanların geçmişte ne yaşadıklarını ve gelecekte neler yaşayacaklarını görmek ve bu doğrultuda doğru bir kodlama yapabilmek için astroloji eğitimi aldım. Örneğin iş hayatında yüksek pozisyonlara gelmek isteyen birinin haritasında bu gözükmüyorsa ve hiçbir zaman yüksek pozisyonlara gelemeyecekse bunu ona neden kodlayayım? Aslında önceleri yalnızca daha iyi analiz yapabilmek adına haritaları kullanıyordum fakat daha sonra bu durum yayılmaya başlayınca harita da bakmaya başladım. Tabii bunu yalnızca haritaya bakmak için kullanıyorum, astrologluk derecesinde yapmıyorum.”

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu